İhracatta KDV İadesi

İhracatta KDV iadesi, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde mal ve hizmet alımı esnasında ödenen verginin ihracat faaliyeti sonrasında geri alınması adına tercih edilen bir uygulamadır. Bu uygulama çerçevesinde üretim ve hizmet sunmak için satın almalarda ödenen KDV’nin kaybolmaması sağlanmaktadır.

KDV, satış yapılan son tüketici dışında kalan tarafların belli oranlarda indirimden faydalanabildikleri bir tutara karşılık gelir. Ürünün niteliğine bağlı olarak %1 ile %18 arasında değişen KDV oranları her ürün alışverişinde karşılaşılan bir değerdir. İhracat uygulamaları düşünüldüğünde KDV uygulamasının bulunmaması ihracatçı firmalar için belli oranda kaybı gündeme getirir. Bu durumda devreye giren ihracatta KDV iadesi mekanizması sayesinde ihracatçı firmaların karşılaştıkları kaybın önlenmesi sağlanır.

İhracatta KDV İadesi Nedir?

KDV, yurtiçinde gerçekleşen mal ve hizmet alımlarına ilişkin vergilendirme çözümlerinden bir tanesidir. Bu bağlamda üretici ya da satıcı konumundaki her firma aldığı hizmet – ürün için belli oranda KDV ödemektedir. Ödenen bu KDV, satış esnasında KDV olarak yansıtılıyor ve arada fark varsa bu fark miktarınca alacak ya da borç kaydı gerçekleşir. Ancak ihracat gerçekleştiğinde satıcının nihai kullanıcıya KDV yansıtması söz konusu değildir. Bu durum nedeniyle ihracatta KDV mekanizması devreye girer.

İhracat yapan ve ihracatı gerçekleşen ürün için KDV ödemek zorunda kalan ihracatçı KDV miktarını satışı gerçekleşen ürünün resmi kayıtları üzerinden belirleyerek Maliye Bakanlığı’na bildirmektedir. Bu çerçevede KDV iadesi yapılması söz konusu olmaktadır. Peki, KDV iadesi ile alakalı nasıl bir yaklaşım benimsenmelidir? İşte KDV iadesi ile alakalı mutlaka dikkat etmeniz gerekenler!

İhracatta KDV İadesi Talebi ve Süreç

İhracatçıların satışını yaptıkları mal ve hizmetler karşılığında ödedikleri KDV’leri geri alabilmek amacıyla ihracatın gerçekleştiği yılın sonuna kadar KDV iadesi isteme hakları bulunmaktadır. Belge ve faturaların toplanarak Vergi Dairesi ya da İnteraktif Vergi Dairesi aracılığıyla taleplerin oluşturulması mümkündür. Bazı KDV iadeleri ile alakalı getirilen istisna söz konusudur. Bu istisna çerçevesinde başvuruların takip eden yılbaşından itibaren 2 yıl süreyle yapılması gerekmektedir. Bu süreler içerisinde tamamlanmayan KDV iadesi talepleri için zamanaşımı söz konusu olacaktır.

KDV iadesi ile alakalı taleplerde eksiklikler ve yanlış beyandan kaynaklanan bütün sorumluluk mükellefe aittir. Bu nedenle de KDV iadesi ile ilgili hesaplama ve taleplerin titiz bir şekilde gerçekleştirilmesi gerekir. KDV iadesi yapılması istendiğinde öncelikle hesaplamanın yapılması gerektiği unutulmamalıdır. Peki, KDV iadesi hesaplamaları yapılırken nasıl bir yöntem izlenmektedir?

İhracatta KDV İadesi Hesaplama İşlemleri

İhracatçı firmanın dışarıdan ürün/hizmet alarak ve bu ürün/hizmete değer katarak ihraç ettiği durumlarda başlangıçtaki alımlar da dahil olmak üzere toplam ihracat değeri üzerinden bir KDV iadesi yapılması gerekmektedir. Bir işletmenin girdi maliyetleri için ödediği KDV’nin kaybolmaması ve satıştan elde edilmesi muhtemel KDV’nin geri ödenmesi hedeflenmektedir. Bu çerçevede 100.000 TL değerinde ihracat yapan bir ihracatçıyı düşünelim. İhracatçı için devletten 18.000 TL KDV iadesi talep etmek mümkündür.

KDV iadesi işlemlerinde dikkat edilmesi gereken bir husus olarak yüklenilen KDV ile iade edilebilir KDV tutarının karşılaştırmalı değerlendirilmelidir. Azami iade edilebilir KDV tutarında fazlasına denk gelen yüklenilen KDV’nin kural olarak iade edilmeyeceği kabul edilmektedir. Bu nedenle de ihracatçıların iade konusunda titiz davranmaları elzemdir.

İhracatta Katma Değer Vergisi İadesi için Gerekli Belgeler Nelerdir?

KDV iadesi almak isteyen ihracatçıların belge ibrazı konusunda hangi evraka ihtiyaç duyduğunu 3065 sayılı Kanun çerçevesinde değerlendirilmektedir. Bu çerçevede ihracatçıların aşağıdaki belgeleri ibraz ederek KDV iadesi için başvurularını tamamlamaları gerekmektedir.

Bu belgeler ile Vergi Dairesi ya da İnteraktif Vergi Dairesi aracılığıyla başvurular tamamlanmaktadır.

Katma Değer Vergisi İadesinin Gerçekleştirilmesi

KDV iadesi için başvuran firmaların iade talep etme konusunda bilgileri eksiksiz bir şekilde sunmaları gerekir. Bu durumda iade nakden ya da mahsuben olmak üzere 2 farklı şekilde gerçekleştirilmektedir. KDV iadesinin nakden gerçekleştirilmesi halinde talep edilen miktar mükellefin hesabına geri yatırılmaktadır. Öte yandan mahsuben kabul edilen ödemede ise KDV ve diğer vergilerde mahsup işlemi gerçekleşir. Yani vergiden düşme uygulaması kullanılmaktadır.

İhracatçılar için KDV iadesinin nakden ya da mahsuben gerçekleştirilmesi noktasında ciddi bir farklılıktan bahsetmek söz konusu değildir. Bu doğrultuda en önemli husus KDV iadesi talep eden ihracatçı ile kurum arasındaki anlaşmaya bağlıdır.

KDV İadesi Uygulamaları ve DAC Dış Ticaret ve Danışmanlık Desteği

DAC Dış Ticaret ve Danışmanlık olarak ihracatçı firmaların bütün taleplerini karşılarken KDV iadesi gibi çok önemli bir konuda desteğimizi öne çıkarıyoruz. Böylelikle ihracat yapan ve KDV iadesi almak isteyen firmalar için süreci üstleniyoruz. Ayrıca sürecin nasıl ilerlemesi gerektiği konusunda bütün çalışmaları titizlikle gerçekleştiriyoruz. Siz de bir yatırımcı olarak KDV iadesi alarak haklarınızı kullanmak mı istiyorsunuz? O halde mutlaka DAC Dış Ticaret ve Danışmanlık ile iletişime geçmelisiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir