Covid-19 salgınının global ekonomi alanında yarattığı reel şokların başında turizm ve seyahat harcamalarındaki gerileme geliyor. Bu ikisinden sonra en fazla etkilenen alanlardan biri ise dış ticaret.
2021’nin global ticaret için zor bir yıl olacağına şüphe yok. Sadece petrol fiyatlarındaki düşüş bile tüm mal ve hizmet fiyatlarını aşağı çekeceği için, dış ticareti azaltıcı bir etkiye sahip. Ancak bunun beraberinde, salgının reel olarak tüketim ve yatırımları azaltacağını da düşünürsek, 2021’de dünya genelinde dış ticaretin ciddi bir darboğaz yaşayacağını görebiliriz.
Salgın bir yandan yaşanan ülke içerisindeki tüketim ve yatırım harcamalarının azalması sonucunu doğuruyor. Bir yandan da diğer ülkelerde aynı etkileri yaratıyor. Bu yalnızca Türkiye için değil, virüsün etkili olduğu tüm ülkeler için geçerli bir durum. Dolayısıyla hem kendi sınırlarımız içerisindeki hem de diğer ülkelerdeki talep ve arz geriliyor. Bu da hem ihracatın hem de ithalatın gerilemesine neden oluyor.
Sanayi üretimi ile dünya ticareti arasında sıkı bir bağ var. İkisi de aynı yönde ve paralel hareket ediyor. Artmaya başlayan işsizlik, şu an için salgın sebebiyle davranışsal nedenlerle azalan tüketimin önümüzdeki zamanda zayıf seyrini devam ettirmesine neden olacak. Yani üretim ve tüketim tarafında sert bir düşüş var. Bunların beraberinde, pek çok ülkenin tarım ürünlerinin ihracatında (haklı olarak) kısıtlamaya gittiği bir döneme girdik.
Gözden kaçmayan diğer bir gelişme de global seyahatlerin keskin bir biçimde gerilemesi. Dünya genelinde global seyahat eden 1,5 milyar dolayında insan var. Bunların hiç de az olmayan bir bölümü iş amaçlı seyahat ediyor, fuarlara katılıyor, firma görüşmeleri yapıyor. Salgın dolayısıyla bu tür seyahatlerde de azalma var. Telefon veya internet tabanlı görüşmeler, yüz yüze görüşmelerin yerini almaya başlamış olsa da eksiksiz olarak bunu ikame etmesi mümkün olamaz.
İşte bu nedenlerde zaten 2020’de zayıflamış olan global ticaretteki canlılık, 2021’de kendisini ciddi bir gerilemeye bırakıyor.
COVID-19 salgını Ülkelerde ithalat ve ihracat, sınırların kapatılması ve para birimlerindeki olağandışı değişiklikler ülkelerin ticaretlerini etkilemektedir. Bu şartlarda, dış ticarete katılan ülkelerin ekonomik faaliyetinin etkinliği onlar için özel bir öneme sahiptir. Bunun temel bileşeni esnek ve verimli mali yönetimdir. Bu süreçte firmalar müşteri ihtiyaçlarına uyum sağlamalı, likidite konusunda destek olmalıdır.
Korona virüs salgını ve buna bağlı sınırlarını kapamaları, tedarik zincirlerinin kopması ve karmaşıklığı, karantina tedbirleri ve diğer kısıtlayıcı önlemler, dış ticareti oldukça etkilemektedir.
Dış Ticaretin Pandemi Sonrasında İyileşmesi Zaman Alabilir
Ancak hem yetkililer hem de dış ticaret katılımcıları her şeyin o kadar da kötü olmadığını belirtiyor. Elbette etkilenen sektörler de var: turizm, ulaşım, petrol ve gaz vs.… Ancak pandeminin gıda sektörü üzerinde olumsuz etkisi olmadı. Ayrıca pandeminin arka planında gelişme gösteren sektörlerde bulunmaktadır. Üreticiler, koruyucu ve tıbbi ürünler ile plastik ve kauçuktan yapılan ambalajların tüketimindeki artışa bağlı olarak, plastiklerin ham madde tüketiminde ve üretiminde bir artış öngörüyor. Kâğıt ve kartondan yapılan ambalaj kâğıdı, kaplar ve ambalajlar için artan bir talep vardır (teslimatın yayılması bağlamında; diğer şeylerin yanı sıra, tıbbi cihazların teslimi ve tıbbi atıkların imhası için kullanılmaktadır). Sıhhi ve hijyenik kâğıt ve ürünler için olduğu gibi. Dezenfektanlara ve deterjanlara olan talepler artıyor ve bu sektörde nüfusun davranış alışkanlıklarındaki değişiklikler nedeniyle pandemi sürecinde büyüme bekleniyor.
Ancak uzmanlar, gelecekte ihracat ve ithalat dinamiklerinin tahmini göstergelerindeki iyileşmeyi de hesaba katsa bile bu durumu abartmaya değmeyeceğine, salgın öncesi düzeye dönmenin zaman alacağına işaret ediyor.
Bu tür koşullarda, yabancı girişimcilere göre, dış ekonomik faaliyetin etkinliği onlar için özel bir öneme sahiptir; bunların temel bileşenleri sınır ötesi finansal akışların verimliliği, sağlayıcılarının esnekliği – bankaların en uygun çözümleri bulma konusunda hızlı ve efektif davranmalıdır. Dış ticarette genel gider maliyetleri, işlem desteği ve ortak banka seçimi çok önemlidir.